1 Şubat 2011 Salı

Geri Sayım Başladı :)

Bu hafta 35. hafta bitiyor. Geri sayım başladı gerçekten. Geçtiğimiz haftayı  annemle ufaklığın tüm eşyalarını ayırarak, yıkayarak ve ütüleyerek geçirdik. Aslında kendisi uğraştı bende bebek odasına koyduğumuz uzanma koltuğunda seyrettim denebilir. Sanki evde yarış vardı... 15 dakikalık kısa yıkama programı, 40 dakikalık expres kurutma ve yeni posta... Valla bu devir kaç saat sürdü inanın hatırlamıyorum. Artık her şey bittiğinde şöyle bir dolaba baktım. Bizim kız değil 5 kız daha rahat rahat giyinebilir bu dolaptan.

Doğum çantamız hariç her şey hazır gibi. Onu da bu hafta içerisinde hazırlayacağım. Aslında bizi epey bir valiz bekliyor, sanırım minik bebeğimizi önce anneannesinin eviyle tanıştıracağız. Biraz orada zaman geçip babamız bizimle olunca evimize döneriz diye düşünüyorum. Bu durum işleri kolaylaştıracak gibi. Ne de olsa yardımcı olduğu için yemek, ütü ,çamaşır derdi olmayacak. Bir tek ufaklık ve ben bir de babamız. Ona hala ufaklık dediğime bakmayın, aslında ismini bulduk bile. Ama malum gizlilik güzeldir. Doğunca buradan ilan edeceğim elbet :)

Bu haftalarda en zoruma giden şey uyumak. Düşüncelerden mi diyeceksiniz yoksa her gün ağırlaşmamdan mı bilmiyorum ama uyumak en büyük problem oldu benim için. Sabahın beşine kadar dön dur, hemen sonrasında ise sızarak uyu şeklindeyim hep... Sanırım bu durum ufaklık gelince alışmak zorunda kalacağımız uykusuzluğa hazırlık.. Neyse başa gelen çekilir sanırım diyerek bir sonraki yazıda görüşmek üzere.

Sevgiler



13 Ocak 2011 Perşembe

Hamile Hafızası mı O da ne?

Etrafımdaki herkes hamile unutkanlığından bahsedip duruyordu. Ben de yok artık deyip geçiyordum taki bugüne kadar. Bugün t-shirtumu bir mağazada unuttum. Evet yanlış okumadınız üstümdeki t-shirtu bir kaç şey denediğim mağazada unuttum. İncecik kazağımı üstüme giyip yoluma devam ettim. Eve bir geldim içimdeki yok olmuş....
Şimdi boş boş otururken internette yazıları okuyordum. Ve gördüm yalnız değilim 'pregnancy brain' dedikleri bir olgu varmış. Farklı bir deyişle de Placenta Brains” (Plasenta Beyinler). Bu aslında hamile kadınların oldukça yoğun bir şekilde yaşadığı unutkanlık, dalgınlık gibi durumlara biraz şakayla karışık olarak verilen isimden başka bir şey değil sanırım. 


Peki nedeni ne?
Hamilelik sırasında yoğun biçimde yaşanan dalgınlığın nedenleriyle ilgili olarak üretilen pek çok teori var. Bunlardan en yaygın olarak söylenen  kesin verilere dayanmamakla birlikte beynin küçüldüğüne dair olan. 

Buna göre hamilelik sırasında kadınların beyni yaklaşık yüzde 3 –5’lik oranda küçülüyor. Doğumdan yaklaşık 6 hafta sonra normale dönen beynin bu durumu da unutkanlık ve dalgınlığa yol açıyor. Diğer bir teori ise hormonların etkisiyle ilgili olan. Çoğu uzman nedeni her ne olursa olsun bu durumun geçici olduğuna inanırken, bazılarıysa her hamilelik ve doğumla birlikte kadınların problem çözme yeteneklerinin azaldığını ve eskiye kıyasla daha unutkan ve dalgın olduklarını iddia ediyorlar. Bazı uzmanlarsa kadınların anne olmanın heyecanıyla artık bunun dışındaki şeylerle fazla ilgilenmediğini ve dikkatlerini gerçekten vermediğini söylüyor ve durumu böyle açıklıyorlar. 

Acaba hangisi doğru :) Umarım en yakın zamanda geçer...

Sevgiler

5 Ocak 2011 Çarşamba

Uyku mu o da ne ?

İnsan bu saatte ayakta olunca beyni sürekli bir şeyler üretiyor demek. Son bir kaç gündür uyumak resmen hayal oldu :)
Daha ilk haftalarında hatırlıyorum da anne olma düşüncesi ve heyecanı uykusuz bırakıyordu. Aradan bir miktar zaman geçtikten sonra ise uyku vazgeçilmez bir istek haline dönüştü. Sabah akşam sürekli uyuma isteği vardı. Babamız bile buna anlam veremiyordu. Ya şimdi? Artık beynimde o kadar çok şey dolanıyor ki uyumak imkansız oldu. Bebek odası yakında gelecek güzel olacak mı?, eşyalar yeterli mi eksik kaldı mı?, doğum nasıl olacak ?, babamız yanımızda olabilecek mi ? (sanırım en büyük düşünce bu) gibi bir sürü düşünce... Kıvrıla kıvrıla kafamda dolanıyor. Mesela saat şu anda 02:39 benim bu saatte ayakta ne işim var diye düşünmeden edemiyorum. Sabahına da hep uyuduğumu düşünmeyin. Genelde 04.00 civarında sızıp 08.00'da ayaktayım. Belkide bizim ufaklığa hazırlıktır bu kim bilir.